Sırrım Meditasyon..

Merhaba:)
Sonunda yazıyorum işte..
Sırrımı anlattığım yazıma hoşgeldiniz efem:)

Öncelikle meditasyona nasıl ve neden başladığımı anlatmak istiyorum sizlere..

Kendimi bildim bileli etrafım çok kalabalık benim.. Çok kişi tarafından tanınan bir aileden geliyorum.. Ancak tahmin ettiğiniz üzere bu kadar insanın içinde ben hep çok yalnızdım.. Öyle bir ortamın içinde yetişkin olmak çok eğlenceli olabilir belki.. Ama çocuk ve genç olmak gerçekten çok zordu.. 
Kocaman insanlar sürekli sizden sizi aşan bişeyler ister durur.. Zordur..Masum dostluklar kurmaya çalışırsınız.. Ancak hayatınız, eviniz, odanız hep rol çalar sizden.. "Siz" i kimse evinizin mutfağı kadar ilginç bulmaz:) 
İsmimi Dilek, Derya, Berna olarak hatırlayıp soyadımı müthiş doğru bildiğini sanan yüzzzzlerce arkadaş adayı tanıdım ben..

Doğduğumdan beri Damla Oruç olan ismimin, Berna Oruçoğlu olarak hatırlanması gerçekten trajikomik bi durum! O ben diilim ki:))) 

İşte bu sebeple büyüdükçe sadeleşenlerdenim ben.. Takıp takıştırmayı pek sevmem.. 
Evimi sağdan soldan topladığım objelerle döşemeyi tercih ederim.. 
Kimin ne düşündüğünü önemsemeyi çok küçükken bıraktım ben.. 

Sadeleştikçe kendimi görebildiğimi farkettim.. Kendimi ve kişiliğimin sınırlarını merak etmek meditasyona olan ilgimi arttırdı yıllar içinde..
Üniversiteden beri yoga, meditasyon ve tasavvufla ilgileniyorum..
Ancak bu yazımın konusu olan ritüelimi birkaç yıl önce uygulamaya başladım.. 
Zor bir dönemden geçiyordum..
İş ve bebeklerin beni yorduğu bir dönemdi.. 

Bebekler uyutmuyor..Yeterince iyi bir anne diilmişim gibi geliyor.. İşimde başarısız olmamı bekleyen insanlar çevremi sarmış.. En çok duyduğum iki kelime "Yok" ve "Ver".. Aileme yetemediğimi düşünüyorum..Hiçbişeye yetişemiyorum..Falan filan.. Bildiğiniz zorlanıyordum işte :)

Bir gün eşim meditasyon yapıyo musun diye sordu.. Amacı bana yardım etmekti.. Tabi ya ben üniversitede meditasyon sayesinde herşeye yetişirdim:) 

Ertesi sabah biraz erken kalktım.. Tütsümü yaktım.. Oturdum sakinleşip odaklanmaya çalıştım.. Olmuyor! Üniversitedeyken ne kolay derin düşünceye geçerdim.. Şimdi birşeyler eksikti! 
Şaka bi yana..Başarısız oldum.. Yarım bıraktım, berbat hissettim ve tüm gün ağladım..

Ertesi sabah daha da erken kalktım.. 
15-20 dk yoga egzersizleri yaptım.. Bu uyanmamı sağladı..
Abdest aldım ve 2 rekat şükür namazı kıldım.. Şükrederken ne kadar çok güzelliğe sahip olduğumu farkettim.. Namazım bittiğinde kocaman bir nefes aldım! Mutlu hissettim! Kafamda uçuşan düşüncelerimin tek tek yerine oturduğunu farkettim.. 
Sakinleştiğimi, odaklandığımı farkettim.. 
Evvet artık meditasyon için hazırdım:) 
Gözlerim kapalı, bedenim rahat.. O gün tüm yapmam gerekenleri sırasıyla düşündüm.. 
Görüşmelerin başarıyla bittiğini, merkezimizdeki çocukların büyüüük fayda aldığını,ailelerinin bana gülümsediğini düşündüm.. Akşam evde güzel bir yemek hazırladığımı, sonra bebeklerle ilgilendiğimi ve sonra Çağrıyla film izlediğimizi düşündüm.. Düşüncelerimin hepsi olumluydu.. Herşeye sakince yetiştiğimi hayal ettim.. Meditasyonumu "Bunların hepsini başarabilirim" diyerek bitirdim..

İnanılmaz güçlü hissettim! 
Ve o gün, sabah zihnimde kurguladığım herşeyi sırasıyla gerçekleştirdim:) 
Gün bittiğinde yorgun diildim.. Huzurluydum..
Hayatla başa çıkmanın yolunu bulmuştum!

Ertesi sabah ve sonraki tüm sabahlar aynı şeyi yaptım.. Yapıyorum.. Sanırım hep yapacağım:)

Günde kendime ayırdığım 30 dk sayesinde neler mi yapabiliyorum?
Aslında facebook ve instagramdan zaten takip ediyorsunuz.. Ama bilmeyenler için..

Evimin düzenine hakim olabiliyorum, çocuklarımla ve kocamla eğlenceli vakit geçiriyorum, işimde ise imkansız denebilecek yoğunlukta büyük bir zevkle çalışıyorum.. İnsanların hayatına dokunup onlara yardımcı olabiliyorum.. 

Çevremde sadece "ver" diyenler zamanla hayatımdan çıkıyorlar, son zamanlarda en çok "birlikte başardık" ve "teşekkür ederim" cümlelerini duyuyorum:) 

Her gün böyle harika mı oluyor?
Bazen her insan gibi benim de motorum ısınıyor:) Enerjim düşebiliyor, dağılabiliyorum.. O zaman bikaç saat, hayattan izin alıyorum.. Ne istiyorsam onu yapıyorum.. Resetleniyorum.. Ve geri dönüyorum:)

Hatırlayın duyusal bütünleme terapisinde terapistler çocuklara vücud farkındalığı için napıyordu? Proprioseptive uyaran veriyordu.. Yani eklemleri ve kasları uyandıran egzersizler yaptırıyordu.. 
Her sabah yoganın temel egzersizlerini yapmak ve namaz kılmak vücud farkındalığımızı bu sebeple arttırıyor.. Hazır farkındalığımız artmışken, bu açık zihinle ve odaklanma ile dua etmek ve meditasyon yapmak da zihninizi yeniden programlamanızı sağlıyor..

Sihir gibi:)

Herşeyi başarma gücünün meğerse içimizde olduğu farketmek beni çok etkiliyor.. 
Özel gereksinimli çocuklar ve aileleri ile çalışıyorum.. 
Onlara bunu farkettirmek beni tarif edilemez derecede mutlu ediyor..
Bazıları hemen farkediyor ve hayatını yoluna koyuyor, bazıları için zaman gerekiyor.. 
Sorun diil bende sonsuz kredileri var:)

Yaratandan gelen yaşam enerjisini farkettiğimizde dünyamız değişebilir..
İşte ben böyle ayakta kalıyorum..
Bilin istedim ;)

Siz gerçekte kim olduğunuzu biliyor musunuz? 
Ben biliyorum!
Çok matah biri diilim, ama fena da sayılmam.. Eksiklerim çok.. Ama her geçen gün kendimi geliştiriyorum.. Umut vadediyorum diyebiliriz:)

Peki hayattaki amacınızı biliyor musunuz? 
Sizi gerçekte neyin mutlu ettiğini?
Kimseye zarar vermeden, kimseye ihtiyaç duymadan, bedavaya, içimizdeki huzuru yakalayabileceğimizi biliyor musunuz?
Ben biliyorum!
Yarın sabah kendinizle geçireceğiniz 30 dkyla siz de bilebilirsiniz;) 

Sevgiler

Not: 
Bişeyler okumak isterseniz Oshonun kitaplarından başlayabilirsiniz..
Tasavvufu anlamak için sizi bir yayına yönlendirmekten çekinirim.. Zira hassas bir konu..

Ancak henüz izlemediyseniz Avatar filmini tavsiye ederim..
 Bu filmdeki yaşam enerjisi, tasavvuftan esintiler, meditasyon ve yogaya göndermeler ile ilgili sabaha kadar konuşabilirim:)













Yorumlar

  1. Bayildim bu yazınıza.doğum sonrası yetersizlik sendromuna ben de girmiş bulunuyorum bir süredir. .kafam hep dumanlı. .tam ben de meditasyon yaparak ve namaz kilarak durulmayi ümit ediyorken bu yazınızla bana gaz verdiniz:) bir yaşama daha dokundunuz, tesekkurler..

    YanıtlaSil
  2. Mütevaziliğinizin sırrı da meditasyonmuşsa meğer.. Çok beğendim..

    YanıtlaSil
  3. her zaman inandığım birşey var en kotu anlarında bile ilk once sen kendini iyi etmelisin kendini iyilestirecek çözümleri bir tek kendin bulabilirsin gerisi hikaye..Çok güzel bir yazı olmus sevgiler.

    YanıtlaSil
  4. Işık yakan bir yazı! Emeğine sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Yorumlarınız için teşekkür ederim:)

Popüler Yayınlar